Etiyopya Shegger Şehri Projesi’nde Kriz: Müslümanlar Öldürüldü

Etiyopya, başkent Addis Ababa’yı çevreleyen altı kasabayı birleştirerek Oromiya bölgesinde modern bir şehir inşa etme gerekçesiyle Shegger Şehri Projesi’ni başlattı. Hemen ardından Oromia Bölgesi Yönetimi yeni kurulan Shegger Şehrinde evleri ve iş yerlerini yasadışı olduğu gerekçesiyle yıkmaya başladı.

31 Mart 2023’te Etiyopya İnsan Hakları Komisyonu (EHRC) yeni kurulan Shegger Şehrindeki büyük yıkımların ve zorla tahliyelerin yasa dışı olduğunu ayrıca uluslararası ve insan hakları yasalarına aykırı olduğunu belirtti. Aynı zamanda EHRC zorla yerinden edilmenin insani bir krize yol açtığını ve olayların güvenlik sorunu haline geldiğini belirtti.

Evlerin yıkımı ve zorla tahliyelerin yanı sıra şehir yönetimi herhangi bir açıklama yapmadan şehirdeki camileri yıkmaya karar verdi. Şehir yönetimi camii içindeki Kuran-ı Kerim ve dini kitapların çıkartılmasına fırsat tanımadan buldozerlerle yıkıma başladı. Yönetim yıkım sırasında İslam’a büyük saygısızlık yaparak yıkımları yönetti. İnşa edilen şehir yönetiminde ne bir Müslüman bulunuyor ne de Müslümanlar temsil ediliyor.

Oromia Bölgesi Etiyopya İslami İşler Yüksek Konseyi Addis Ababa’daki merkez ofisinde yaptığı açıklamada yeni Shegger Şehri yönetimi tarafından Ramazan ayının 1’inden bu yana yıkılan cami sayısının 19’a ulaştığını belirtti. Shegger Şehrinin yeni belediye yönetimi tarafından yürütülen bu eylemi kınayan meclis, dilekçesini birkaç kez ilgili kuruma sunmuş ancak konuyla ilgili henüz olumlu bir yanıt alamamış ve bir kez daha işlem yapılmasını istemiştir.

Shegger Şehri’ndeki camilerin yıkılmasının Oromia Bölge Hükûmeti’nin bölge planı ve programı olduğu Federal Yönetiminin ve Oromia İslami İşler Yüksek Konseyi’nin kendilerine iletilen cami yıkımlarının durdurulması talebine yanıt vermemesinden açıkça anlaşılmaktadır.

Ardından, Etiyopyalı Müslümanlar ve farklı ülkelerdeki diasporalar sosyal medya üzerinden cami yıkımlarının durdurulmasını ve belediyenin yıkılan camileri yeniden inşa etmesini talep ederek kampanya başlattı. Ancak Oromia Bölge Yönetimi yasa dışı cami yıkımını ört pas etmek için Müslümanları suçlamaya başladı.

Shegger Şehri’ndeki camilerin yıkılmasını engellemeye ilişkin herhangi bir karar çıkmaması nedeniyle Addis Ababa’da yer alan Enver Camisi ve Nur Ulu Camisinde 26 Mayıs Cuma namazından sonra gösteri düzenlendi. Ancak barışçıl gösterilerin ardından Addis Ababa şehir polisi ve federal polis göstericilere ateş açtı ve iki Müslümanı öldürdü. Hükûmetin camilerin yıkımını durdurmaya veya konuyu tartışmaya niyetli olmadığı Müslümanlara yönelik kasıtlı terör eylemiyle ve Addis Ababa polisinin açıklamasıyla kendini gösterdi.

Yaşanan gelişmeler sonrasında Etiyopya İslami İşler Yüksek Konseyi, 27 Mayıs’ta Uma Otel’de düzenlediği acil toplantıda 11 maddelik görüş bildirgesi yayınlayarak toplantıyı sonlandırdı.

    1. Shegger’de devam eden cami yıkımı ile ilgili olarak, Addis Ababa’da Enver ve Nur Camileri çevresinde cami yıkımını protesto eden Müslümanlara yönelik saldırıda hayatını kaybeden masum Müslümanlara Allah’tan rahmet diliyoruz.
    2. Addis Ababa’daki Enver ve Nur Camisinde dün meydana gelen olayı, ölüm ve yaralanma nedenlerini araştırmak için hükûmetten ve İslam İşleri Bakanlığı’ndan derhal bağımsız bir soruşturma ekibinin kurulmasını talep ediyoruz.
    3. Oromia Bölge Hükûmetini, İslam’ı ve Müslümanları küçümseyen bir tavırla Shegger kentindeki camilerin toplu yıkımına derhal son vermeye ve yıkılan camilerin yerine yenilerini hemen yeniden inşa etmeye çağırıyoruz.
    4. Oromia bölgesinde ve ülkemizin diğer bölgelerinde hükûmeti, camilerin haritasını inkar ederek bürokrasiyi kasten karıştırmayı sonlandırarak halkın şikayet ettiği çeşitli sorunlara gereken ilgiyi, camilere gereken saygıyı ve korumayı göstermeye çağırıyoruz.
    5. Gurage bölgesi başta olmak üzere ülkemizin bazı bölgelerinde anayasanın tanıdığı din özgürlüğüne aykırı olarak Müslüman öğrencilerin okuldan atılma sürecine bir an önce çözüm bulunmalıdır. Bu tür sorunların kalıcı olarak çözülmesi için hükûmetten İslamofobi nedeniyle Müslümanlara yönelik saldırıları kalıcı olarak önleyecek bir yasa çıkarmasını ve dini haklarımızı ihlal edenleri cezalandırmasını istiyoruz.
    6. Müslüman halkı, önde gelen kurum Etiyopya İslami İşler Konseyi’nin yanında olmaya ve dini hakların ancak yasal ve barışçıl yollarla korunması için çaba göstermeye davet ediyoruz.
    7. Hükûmetin güvenlik güçlerini dinimizin ve Allah’ın evi olan caminin şerefinin ayaklar altına alınmasının çok üzücü ve duygusal bir konu olduğunu fark etmeye ve topluma ateş etmekten kaçınmaya davet ediyoruz.
    8. Müslüman halkı, haklarını savunmak için önde gelen kurum olan Meclis’in yanında yer alarak kendi siyasi ihtiyaçları için Müslüman halkı manipüle eden ve sömürenlerden kendilerini korumaya çağırıyoruz.
    9. Bir arada durarak ve dinleyerek Müslümanların haklarını savunabiliriz.
    10. Hükûmeti, devlet yapısının çeşitli kademelerindeki İslamofobik, halkı hükûmetle çatışmaya ve ülkemizi krize sokmak için çalışan oluşumları araştırıp temizlemeye çağırıyoruz.
    11. Ulusal istişare sürecine aktif ve yaygın bir şekilde katılarak, Müslüman halkın sorunlarını, sorularını ve gündemlerini masaya getirerek tüm Etiyopyalılara adil ve eşit davranan bir ülke inşa etme çabasında Müslümanları üzerlerine düşeni yapmaya çağırıyoruz.

Etiyopya İslami İşler Yüksek Konseyi, konseyin hükûmetle sürdürdüğü görüşmeler nedeniyle 2 Haziran Cuma günü Müslümanlardan gösteri yapmamalarını istedi. Konseyin ricası üzerine Enver Grad Camisindeki Müslümanlar Cuma namazını gösteri yapmadan kıldılar. Ancak keskin nişancılar, Enver Camisini çevreleyen farklı binalara saklanarak namaz kılan sivil Müslümanlara ateş açtı ve beş Müslümanı öldürdü.

Son olarak 5 Haziran 2023 Pazartesi günü Federal Hükûmet, Oromia ve Addis Ababa İslami İşler Konseyi ile Barış Bakanlığı ve Addis Ababa şehir yönetimi arasında bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda dini sorunların müzakere yoluyla çözülmesi önerildi. Ancak hükûmet Müslümanların isteklerine hâlâ kulak vermiyor. Ayrıca, Addis Ababa şehir yönetimi hâlâ Müslümanları şehirde huzursuzluk çıkarmakla suçluyor. Ancak görülüyor ki huzursuzluk kaynağı şehir yönetimi tarafından besleniyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu